Kırklareli Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde öğretim üyesi olan Doç. Dr. Aslı Kurtar Mansıroğlu, kalp sağlığını korumak için tuz kullanımının azaltılması, sigara ve alkol alışkanlığının bırakılması ve düzenli fiziksel aktivitenin önemine dikkat çekti. Mansıroğlu, kalp hastalıklarının erken teşhisinin hayati önem taşıdığını vurgularken, aşırı kilo, yetersiz fiziksel aktivite, yüksek tansiyon, diyabet, sigara ve alkol kullanımının kalp hastalıklarını tetikleyebileceğini belirtti. Ayrıca, günlük 5 gramdan fazla tuz tüketilmemesi gerektiğini ve düzenli fiziksel aktivitenin önemine vurgu yaptı.

Kırklareli Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde öğretim üyesi olan Doç. Dr. Aslı Kurtar Mansıroğlu, kalp sağlığını korumanın tuz tüketimini azaltmak, sigara ve alkolü bırakmak ve düzenli fiziksel aktiviteye önem vermekle mümkün olduğunu vurguladı. Mansıroğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dünya genelinde kalp hastalıklarının ölüm nedenleri arasında ilk sırada olduğunu belirtti. Kalp hastalıklarının çok genç yaşlarda bile başladığını ifade eden Mansıroğlu, bu nedenle erken teşhisin hayati önem taşıdığını vurguladı. Aşırı kilo, yetersiz fiziksel aktivite, yüksek tansiyon, diyabet, sigara ve alkol kullanımının kalp hastalığını tetiklediğini söyleyen Mansıroğlu, “Değiştirilemez risk faktörlerinde, erkeklerde 45, kadınlarda 55 yaşından sonra kalp hastalıklarına yakalanma riski biraz daha artar” dedi. Aile öyküsünün de önemli olduğunu vurgulayan Mansıroğlu, sigaranın kalbi en çok etkileyen faktörlerden biri olduğunu belirtti ve kalp sağlığı için kesinlikle sigara içilmemesi gerektiğini vurguladı.
Mansıroğlu, kalp sağlığının korunması için tuz tüketiminden kaçınılması gerektiğini vurguladı. Türkiye’de yapılan araştırmalarda, günlük tuz tüketiminin 15 ile 18 gram arasında olduğunu belirten Mansıroğlu, yüksek tuz alımının kalp sağlığını olumsuz yönde etkilediğini ifade etti. Yemeklerde tuz kullanımını minimum seviyeye indirmenin önemini vurgulayan Mansıroğlu, “Kalp sağlığı için günlük tuz tüketimi 5 gramı geçmemelidir. Tuz, sodyum içeriği nedeniyle su tutma özelliğine sahiptir ve bu durum tansiyonu yükseltebilir. Bu sadece kalp hastalığı için değil, diğer hastalıkları da tetikleyebilir” şeklinde konuştu.
Fiziksel aktivitenin sağlıklı bir kalp için önemli olduğunu belirten Mansıroğlu, özellikle COVID-19 salgını sonrasında hareketsiz yaşamın arttığına dikkat çekti. Mansıroğlu, “Fiziksel aktivite denilince hemen spor salonlarını düşünmemeliyiz. Hızlı yürüyüş, bisiklet sürme, yüzme gibi sporlar tercih edilebilir. Bir yere araçla gitmek yerine yürüyüş yapılmalıdır. Haftada en az 5 gün, 45 dakika süreyle spor yapılmalıdır. Sağlıklı bir kalp için kilo, fiziksel aktivite, diyet ve sigara ile alkol tüketimine dikkat edilmelidir” ifadelerini kullandı.